SEO

Keyword Gap Analizi: SEO’da Fırsatları Keşfetmek ve Trafiğe Dönüştürmek

Herkese merhaba.

Keyword gap analizi ile SEO’da kelime grubu bazında büyüme fırsatlarını tespit etmek, gözden kaçan sorguları yakalamak, optimize edilmesi gereken alanları belirlemek ve rakiplerin ayrıştığı yahut bunu hedeflediği alanlara dair fikir sahibi olabilmek mümkündür.

Bugün, SEO stratejileri ve bunu besleyecek rakip analizi kapsamında katkı düzeyi itibariyle üzerinde mutlaka durulması gereken analizlerden biri olan keyword gap’e dair detaylara bakacağız.

Bu içeriğin sonunda;

  • Keyword gap’in performans gelişimine sağlayabileceği katkılar nelerdir?
  • Bu analizi hangi SEO araçları ile yapabiliriz?
  • Analiz çıktılarını SEO stratejisine nasıl entegre etmek gerekiyor?
  • Keyword gap’e hangi sıklıklarla ve açılardan bakılmalı?

sorularına yanıt vereceğim.

Hazırsanız başlayalım.

Keyword Gap Nedir?

Keyword gap, pazardaki rakiplerin sıralama aldığı sorguları tespit ederek bu sorgular üzerinden gözden kaçan, yoğunlaşılması gereken ve trafik potansiyeli barındıran sorguların ayrıştırılmasını sağlayan bir analizdir.

Keyword gap’i rakip analizi içerisinde konumlandırmakla beraber içerik stratejisi çerçevesinde de değerlendirmek gerekir. Özellikle informational intent’e sahip sorguların tespiti ile beraber şekillenebilen blog content stratejisi, bunun en iyi örneklerinden biridir.

Keyword Gap’in SEO’ya Sağlayacağı Katkılar

Keyword gap, SEO stratejisini doğrudan rakiplerin güçlü ve zayıf yönleri üzerinden besler ve bu da hedef odaklı, anlamlı ve günün sonunda pastadaki payın gelişimine yönelik bir çıktıyı ifade eder.

Rakiplerin odaklandığı alanlarda yer alarak rekabette agresifleşmek, yeni büyüme alanları tespit etmek, mevcut web sayfalarında sorgu bazlı gelişim fırsatlarını görebilmek ve kullanıcıyı farklı sorgu kalıpları üzerinden anlamaya çalışmak noktalarında katkı sağlar.

Bu analiz sonucunda:

  • Rakipleriniz hangi kelime gruplarına odaklanıyor? Güçlü ve zayıf olduğu kelimeler nelerdir?
  • Mevcutta rakipler ile kesiştiğiniz fakat pozisyon olarak geride kaldığınız sorgular hangileridir?
  • Temel search’lere ek olarak kullanıcılar spesifik olarak neleri search ediyor ve rakipler bunlara odaklanıyor mu?
  • Mevcutta iyileştirmenin yanında akışa dahil edilebilecek yeni sayfalar var mı?

sorularının yanıtlarını alabilirsiniz. Tüm bu yanıtlar da SEO stratejisinin efektifliğini artırır elbette.

Peki stratejiyi besleyecek değerli yanıtları alacağımız keyword gap analizini hangi SEO tool’ları ile yapmak mümkündür? Bu sorunun yanıtı ile devam edelim.

Keyword Gap Analizi Nasıl ve Hangi Tool’lar ile Yapılabilir?

SEO’nun hemen her kırılımında kullandığımız Ahrefs, Semrush ve Search Console (sınırlı ölçüde), keyword gap analizi yaparken de kullanılabilir.

Ahrefs ve Semrush’ın çalışma mantığı tümüyle aynı ve oldukça eforsuzdur. Search Console’da ise rakiplerin position’larını göremediğimizden dolayı doğrudan keyword bazlı bir karşılaştırma değil, first party verideki gelişim fırsatlarını ve gözden kaçan noktaları araştırabiliriz. Tabi bu yönüyle zaman alan bir analizdir.

Ahrefs ve Semrush ile keyword gap analizinin nasıl yapılacağını detaylandırarak ilerleyelim.

Ahrefs ile Keyword Gap Analizi

Ahrefs, yaklaşık 1 yıl kadar önce yaptığı güncelleme ile keyword gap analizini Competitive Analysis (Rekabet Analizi) altında backlink gap ile beraber konumlandırmaya başladı. Dolayısıyla takip edilmesi gereken adımlar güncel durumda şöyle;

1- İlk olarak Competitive Analysis sekmesine gelmelisiniz.

2- Daha sonrasında web sitenizin ve rakiplerinizin domain veya URL’lerini ilgili alanlara eklemelisiniz. Default olarak 3 rakip geliyor fakat sayı artabilir ihtiyaca bağlı. Verinin büyümesi, analizi zorlaştırabilir. Bu nedenle anlamlı bir sayıda bırakmanızı öneririm. URL bazlı analizler için bir sorun yok elbette.

Ahrefs Keyword Gap Analizi

Ufak bir not, web sitenizi girdikten sonra rakip olabilecek alan adlarına dair tool bir öneri listesi veriyor input alanına tıkladığınızda. Eğer rakiplerinizi bilmiyorsanız bunlara da göz atabilirsiniz.

3- Show keyword opportunities butonuna tıkladığınızda, karşınıza ilk olarak Common keywords alanı çıkacak. Bu alan, ilgili web siteleri ile kesişen kelime gruplarını ifade ediyor. Kesişim kümelerine bakmak ve analiz etmek için sayısal değerlerin üzerine tıklamanız yeterli.

Ahrefs Keyword Gap Analizi

Veriyi şöyle okumak gerekiyor. Eğer bulunduğumuz sektörü domine eden bir marka varsa, bu marka ile yüksek kesişime sahip olmayı beklerim çünkü onun var olduğu alanların tümünde var olmam gerekir. Ürün gamı ve hizmet yelpazesi gibi detayların aynı olduğunu varsayarak.

4- Common keywords datasının hemen altında ise analize dair detayların yer aldığı keyword’ler gelir.

Burada çeşitli filtreler ile ihtiyacınız olan veri grubuna ulaşabilirsiniz.

Örneğin; featured snippet’ın tetiklendiği kelime gruplarına dair bir benchmark görmek istiyorsanız SERP features filtresini kullanabilirsiniz. Ya da long tail sorguları ayrıştırmak için Word count filtresi kullanılabilir. Brand sorguları analiz dışı bırakmak da veriyi anlamlı yere götürmek adına değerli olabilir.

Veriyi ihtiyaca bağlı olarak özelleştirmek işi kolaylaştırıyor elbette.

5- Analiz default olarak “sizin sıralama almadığınız”, rakiplerden en az birinin ilk 10’da bulunduğu sorguları listeleyecek şekilde geliyor.

Bunu da değiştirmek mümkün. Örnekteki analizde 3 rakibimiz var. Üçünün de ortak biçimde ilk X’de sıralama aldığı fakat benim almadığım sorguları basit bir filtre ile görebilirim.

Ahrefs Keyword Gap Analizi

Bu küme, mutlaka sıralama kazanmamız gereken sorguları ifade etmesi bakımından değerlidir. Dolayısıyla bu açıdan da bakmanızı öneririm. E-ticarette markanın ürün gamını şekillendirmesi gereken noktaya ilişkin öneriler dahi alınabilir. Yalnızca organik trafik açısından değerlendirmek, kısıtlı bir bakış açısı olacaktır.

Ahrefs’de adım adım keyword gap analizi ile beraber kısaca verilerin nasıl kullanılabileceğinden de bahsetmeye çalıştım bu bölümde. Detaylarıyla bu analizin çıktılarının SEO stratejisindeki yerine içeriğin devamında bakacağız.

Şimdi Semrush’daki benzer yapıya da çok kısa bakalım ve devam edelim.

Semrush ile Keyword Gap Analizi

Ahrefs’de olduğu gibi Semrush’da da birkaç basit adımda keyword gap verisine ulaşılabilir. Bu adımlar şöyle;

1- Sol bölümde Competitive Research altında yer alan Keyword Gap sekmesine geçmelisiniz.

2- Karşınıza çıkan ekrana web siteniz ve gap’a bakmak istediğiniz domain’leri girmeli ve Compare butonuna tıklamalısınız.

Semrush Keyword Gap Analizi

3- İlk çıktılar, top fırsatlar ve keyword’lerin kesişimlerini gösteren overlap alanı. Hangi rakibiniz ile kaç kelime kesiştiğinizi ve toplam pastanın durumunu burada görebilirsiniz.

4- Veriyi ihtiyaca bağlı özelleştirmek adına çeşitli filtreler kullanmak mümkün.

Örneğin; gap’i yaratan transactional sorguları görmek için Intent ya da düşük volume’e sahip, position kazanımının nispeten daha kolay olabileceği aramaları ayrıştırmak için Volume filtrelerini kullanabilirsiniz.

Semrush Keyword Gap Analizi

5- Ahrefs’den farklı olarak Semrush, keyword’leri missing, weak ve strong gibi akıllı filtreler ile kırıyor.

Örneğin; weak, sıralama aldığınız fakat rakiplerin gerisinde kaldığınız sorguları ifade ediyor. Optimizasyon odağı belirlemek adına müthiş değerli ve gerekli.

Semrush Keyword Gap Analizi

Özetle, Semrush’da da gayet kolay biçimde gap’i yaratan keyword’leri tespit edebiliriz. Hatta Ahrefs’den deneyim olarak bir tık daha önde olabilir. Tabi kullanım alışkanlığına da bağlı.

Burada üzerinde durmamız gereken esas nokta, elde ettiğimiz verileri aksiyona nasıl çevirebileceğimiz ve nasıl okumamız gerektiği.

Keyword Gap Analizini SEO Aksiyonlarına Çevirmek

Keyword gap analizi birçok çıktı veriyor fakat bu çıktıları trafik kazanımına çevirmek, stratejik bakış açısı geliştirmekle mümkün. Bu bölümde, iki farklı senaryo üzerinden veriyi nasıl kullanabileceğimize bakalım istiyorum.

1- Rakiplerin sıralama aldığı fakat bizim sıralama almadığımız sorgular

Keyword gap’in en temel çıktısı bu. Hangi sorgularda Google’da yokuz sorusunun yanıtı. Bu sorguları intent bazlı ve elbette web sitesinin kapsamı çerçevesinde değerlendirmeniz gerekiyor.

Intent bazlı değerlendirmek şu yüzden önemli; ürün ya da kategori odaklı bir sorguya blog sayfası ile odaklanmak ve performans almak mümkün değil. Tersi için de aynı durum geçerli. Blog’da yer alması gereken bir sorguyu kategori ve LP metni içerisinde değerlendirmek de çoğu zaman performans vermeyen bir yaklaşım.

Burada ufak bir ipucu vermek istiyorum. Tool’lardan path bazlı veri çekilebilmesi, özellikle blog kırılımının genellikle ayrıştırılması dolayısıyla işi epey kolaylaştırıyor. Eğer informational intent’deki gap’i yakalamak istiyorsanız domain üzerinden değil de kurgu da buna müsaitse URL path’leri üzerinden analiz yapmanızı öneririm.

Web sitesinin kapsamı açısından değerlendirme yapmak da kritik. Birçok kategoride kesiştiğiniz bir rakip ile gap’e baktığınızı ve rakibin, sizin ürün satışı yapmadığınız kategorilerde ayrıştığını düşünelim. Bu durumda eğer ürün gamını genişletmeniz mümkün değilse, bu kelime gruplarına da odaklanmanız mümkün olmayacaktır. Fakat buradan stratejik bir karar alarak veri setini genişletmek ve offline’a bağlanmak da bir yaklaşımdır. (Yeni bir ürün grubuna yatırım yapmak için bu veri yeterli değil elbette. Burayı çıkış noktası kabul ederek hareket etmek doğru yaklaşım.) Dolayısıyla belirleyici olan, gap’deki kelimelerin sizin için ne ölçüde anlam ifade ettiğidir.

Bu veriyi yalnızca odaklanılması gereken sorgular olarak okumamak gerekiyor. Rakiplerin SEO stratejilerini anlamlandırmaya yardımcı olan bu verinin en iyi taraflarından biri, içerik stratejisini doğrudan beslemesidir. Doğrudan diyorum çünkü doğru kelime grupları yakalandığı takdirde özellikle blog content stratejisinde nokta atış hedefler belirlenmesini sağlar. Hedef kitlenin search ettiği bir sorguya rakibim odaklanıyor, trafik kazanıyor ve bunu tespit ediyorum. Tek yapmam gereken, bu sorguyu content stratejim içerisine dahil etmek.

Elbette durum her zaman bu kadar basit ve net olmuyor. Yukarıda ifade ettiğim gibi bazı durumlarda hatta sıklıkla gap’deki kelime grupları bir anlam ifade etmeyebiliyor. Bu nedenle önce veriyi anlamlı bir süzgeçten geçirmeli, sonrasında ise bu bakış açısı ve önem düzeyi ile beraber stratejiye dahil etmek gerekiyor.

Bu bölümü toparlamam gerekirse, veriyle beraber yanıt alabileceğimiz soruların şunlar olduğunu düşünüyorum;

  • Rakiplerim trend’lerden büyük ölçüde etkilenen sorgular özelinde bir strateji geliştirdi mi?
  • Ayrıştığı sorguların land ettiği web sayfalarında dönüşüme dair bir kurgu var mı, nasıl bir iletişim stratejisi hedefliyor?
  • Bu sorguları ve hedef web sayfalarını akış içerisinde nasıl konumluyor?
  • Konumlama stratejisi dönüşüme dair fikir verir mi? Trafik dışında iş hedeflerine katkısına dair bir yorum yapabilir miyim?
  • Sürecin diğer tarafı ile yani akışta hedeflediğimiz fakat efektif pozisyonlar elde edemediğimiz sorgular üzerinden neler yapabiliriz sorusunun yanıtıyla devam edelim.

2- Sıralama aldığımız fakat rakiplerin gerisinde kaldığımız sorgular

Eğer bulunduğunuz markette SERP’i domine etmiyorsanız, ki bu senaryoda bile mutlaka hedeflediğimiz fakat rakiplerin gerisinde kaldığımız sorgular vardır, gelişim ve oyun alanı olan sorguları bir arada görmek müthiş değerlidir.

Öncelikle, bu sorguların tümüne aynı anda odaklanmak, çoğu zaman eforu doğru yönetememe problemi ortaya çıkaracaktır. Dolayısıyla ilk adım, ilgili sorgularda bir önceliklendirme yapmak olmalıdır. Peki önceliklendirmeyi nasıl yapacağız?

Dönüşüm odaklı bir iş yapıyor ve elinizde bu sorgular ile benzer sorguların yani aynı hedef kitlenin dönüşüm oranlarına dair veriler mevcutsa, önceliklendirmeye bu veri grubunu mutlaka dahil etmenizi öneririm. Evet, kullanıcıların arama eğilimi elbette önemli fakat SEO’da nitelikli organik trafik katkısı, iş sonuçlarını doğrudan beslemesi itibariyle çok daha kritiktir.Yine kelimelerin ilişkiselliği, rekabet düzey ve kullanıcıların arama niyeti de belirleyici.

Her bir metriği neden tek başına değerlendirmenin hatalı olacağına ve nasıl kombinasyonlar yapılabileceğine bakalım.

  1. Aranma hacmi ve trafik potansiyeli: Yalnızca hacim odaklı bakmak belirttiğim gibi anlamsız fakat yine de değerlendirme sürecinde en önemli metirklerden. Benzer özelliklere sahip sorguları değerlendirirken yardımcı olabilir. Bazen markanın toplam dijital pazarlama stratejisi ile uyumlu olarak SEO’nun marka bilinirliğini destekleme yönünü öne çıkarmak gerekebilir. Bu gibi durumlarda da diğer metrikleri göz ardı ederek yüksek impression ve click’e gitmeyi tercih edebilirsiniz.
  2. Rekabet düzeyi ve ilişkisellik: Her sorgunun rekabet düzeyi farklı. Tool’lar bir data veriyor fakat arkasındaki matematik, SERP ile her zaman uyuşmuyor. Markete hakimseniz yaklaşık olarak her sorgunun rekabet düzeyini tahminleyebilirsiniz fakat yeni tanıştığınız bir alansa tool verisini kullanabilirsiniz. Düşük rekabete sahip sorgular elbette kolay kazanım fırsatları sunuyor. Fakat çok sınırlı search ediliyor da olabilir bunlar. Efor sonucunda belirgin bir katkı sağlamama ihtimali de var. O nedenle metrik olarak dahil edilmeli fakat bu da tek başına karar için yeterli değil. İlişkiselliği de benzer açıdan değerlendirmelisiniz. Yüksek ilişkisellik her zaman istediğimiz şey fakat hacim olmadığında önceliklendirmede arka planda kalabilir.
  3. Arama niyeti (search intent): Odaklanacağınız sorguların web sitesinin kapsamı ve hedefleriyle uyumlu olması gerekiyor. Yalnızca bilgi edinmek isteyen kullanıcıların search ettiği sorgulara odaklanmak günün sonunda sayısal olarak trafik katkısı getirirken dönüşüme değmeyecektir. Bu da bizi tekrar nitelikli trafik kavramına getirir. Elbette her intent’e temas etmek gerekir fakat önceliklendirme konuştuğumuz senaryoda, yalnızca düşük rekabeti baz alarak, arama niyetini dikkate almadan planlanacak taktiklerin iş hedeflerine faydası olmayacaktır. Burada bazı anlarda bunu yapmanın bir sakıncası olmadığını da belirtmem gerekir. Örneğin, bir kategori ya da ürün grubunda performans gelişim hedefiniz varsa ve kullanıcıların bu grupla ilişkili informational intent’de yoğun search eğilimi gösteriyorsa, bunları önceliklendirmek mantıklıdır çünkü ilişkisel internal link ve pagerank aktarımında işinizi kolaylaştırarak arama motoru botlarına değerli sinyaller verir.

Yukarıdaki faktörleri bir arada değerlendirerek her bir anahtar kelimeye 0-5 ya da 0-10 gibi bir ölçekte öncelik skoru atabilirsiniz. Tabi çok fazla sorgunun olduğu senaryoda bunu bir anda yapmak mümkün değildir. Sezgisel bir karar alma mekanizması da işleyebilir. Ya da kelimeleri gruplandırarak bakabilirsiniz.

Rekabeti düşük, aranma hacmi makul ve iş değerine katkı sağlayacak kelime gruplarının önceliklendirilmesi gerekir ideal senaryoda. Bu sayede hızlı ve anlamlı bir trafik artışı görürken dönüşüm katkısı da alabilirsiniz.

Amaç sadece gap’i kapatarak veri yığınını küçültmek değil, işletme hedeflerine en çok katkı sağlayacak search’lere öncelik vermek.

Keyword Hedeflerini Önceliklendirmek

Önceliklendirme tamamlandıktan sonra sıra bu sorgulardaki position gap’ini kapatmak için ne yapılması gerektiğine gelir.

  • İhtiyaç olması durumunda yeni kategori, blog, marka ya da landing page’ler oluşturmak. (Örneğin; rakibinizin 9 kg çamaşır makinesi sorgusunda efektif bir pozisyona sahip olduğunu gördünüz. Bu sorgunun değerleme düzeyine baktığınızda Google’ın ilgili ürün grubunu ayrı bir kategori olarak değerlediğini fark ettiniz. Bu durumda mevcut ürün gamıyla yeni bir kategori sayfası oluşturarak spesifik olarak ilgili search’lere odaklanmak, müthiş bir trafik kazanımı yaratacaktır. Bunu kategori ağacının Google’ın değerleme düzeyi ve bununla ilintili olarak kullanıcı deneyimi açısından genişletilmesi olarak da düşünebilirsiniz.)
  • Rakiplerin ilgili web sayfalarının yapılarını inceleyerek eksik noktaları raporlamak ve mevcut web sayfalarının yapısını bu bakış açısıyla revize etmek. (Burada sayfa tasarımından içeriğin en ufak detayına kadar tüm benchmark sürecinde AI’dan llm fark etmeksizin görüş almanızı öneririm. Nesnel ve detaycı bir bakış açısı ile gözden kaçan noktaları ortaya koyabiliyor.)
  • Sayfa bazlı internal link fırsatlarını değerlendirerek yahut site mimarisinde konumlandırarak akıştan daha fazla beslenmelerini sağlamak. (Sidebar, header yahut footer gibi statik olarak, doğrudan sayfa içerisinden yapılacak internal link fırsatları vs. hepsini bu kapsamda değerlendirebilirsiniz.)
  • Rakiplerin ilgili web sayfalarını off page SEO stratejileri içerisinde nasıl konumlandırdığını incelemek ve ihtiyaç haline, her ne kadar idealde önermesem de Google’ın tepkisi itibariyle ücretli backlink satın alımına gitmek, site dışından, site içerisindeki değişimleri destekleyerek anlamlandırma sürecini kısaltmayı hedeflemek.

Temelde uygulanabilecek aksiyonlardır. Bu aksiyonların arkasında kullanıcıyı anlamak, Google’ın değerleme düzeyini anlamlandırmak ve rakipleri titizlikle analiz etmek yatar.

Tüm bu süreç, tek seferlik bir proje olmaktan ziyade sürekli bir iyileştirme döngüsü olarak görülmelidir. Rekabet ve keyword gap analizini periyodik hale getirmek, web’in dinamik yapısı, akışa sürekli yeni sayfalar gelmesi ve rakiplerin değişen, agresifleşen stratejileri ile uyumlu olacaktır.

Yine bu aksiyonlar ile beraber position’larda iyileşmeler gördüğünüz alanlar kadar beklenen performansı vermeyenler de olacaktır. Burada da neden bekleneni alamadım sorusunun peşinde sistematik biçimde koşmak, mükemmel bir SEO strateji ve sonucu için belki yorucu fakat efektif bir yaklaşımdır.

Peki tüm bu aksiyonları gündeme almamızı sağlayan bu analizi ne sıklıkla yapmamız gerekiyor?

Keyword Gap Analizini Ne Sıklıkla Tekrarlamalıyız?

Keyword gap’i düzenli bir iyileştirme döngüsü olarak ele almalıyız. Bu döngünün periyodu ise sektörün dinamikliğine, rakiplerin aktivite seviyesine, SEO hedeflerinize ve algoritma güncellemelerine bağlı olarak değişir.

Eğer stabil, kapsamın belirli noktalarda sınırlandığı bir sektör ise 6 aylık periyotlar yeterli olurken, dinamizmi yüksek teknoloji, kozmetik ve giyim gibi sektörlerde e-ticarette özellikle, 2-3 aylık dönemlerde bu analizi tekrarlamanızı öneririm.

Tabi bu bir yerde rakiplere de bağlı çünkü benchmark yaptığınız yer orası olacak. Çoğu zaman dinamik sektörlerde rakiplerin aktivite seviyesi de yükselir. Sürekli bir değişim ve farklı odak alanları görüyorsanız yakından takip etmekte fayda vardır.

Son olarak, Google’ın sıralama algoritmasını güncellediği dönemlerde rakiplerin de durumunu ve ayrıştığı noktaları görmek adına bu analizi önceliklendirmek efektif bir yaklaşım. Her zaman anlamlı çıktılar elde edemeyebilirsiniz fakat hedef, stratejide boşluk bırakmamak ve en optimumu yaklamaksa bu dönemlerde yakından takip önemlidir.

Analizi nasıl yapacağımız, yaptıktan sonra hangi aksiyonları alabileceğimiz ve olası güncelleme periyotlarına baktıktan sonra, analiz esnasında yapılması muhtemel hatalardan ve etkilerinden kısaca bahsedelim.

Özetle;

Keyword gap analizi, SEO stratejinizin etkinliğini artırmak için vazgeçilmez bir araçtır. Rakiplerinizin sıralama aldığı fakat sizin eksik kaldığınız alanları tespit etmenize, pazardaki boşlukları görmenize ve içerik stratejinizi geliştirecek fırsatları yakalamanıza olanak tanır.

Bu analizi düzenli olarak yaparak yalnızca rakiplerinizi takip etmekle kalmaz, aynı zamanda kendi stratejinizi sürekli güncelleyebilir ve iyileştirebilirsiniz. Ahrefs ve Semrush gibi araçlarla kolayca uygulayabileceğiniz bu analiz süreci, doğru rakip seçimi, çok yönlü değerlendirme ve sistematik takip ile daha da değerli hale gelir.

Başarılı bir keyword gap analizi, yalnızca veri toplamak değil, bu veriyi anlamlı aksiyonlara dönüştürmek ve sonuçları düzenli olarak ölçümlemektir. Tüm bu süreçte amaç, nitelikli organik trafik kazanımı sağlamak ve bu trafiği dönüşüme çevirmektir.

Bir içeriğin daha sonuna geldik. Umarım amacına ulaşan ve sizler için fayda üreten bir içerik olmuştur. Geri bildirimlerinizi mutlaka bekliyorum.

erentcolak

Merhaba, ben Eren. Lise yıllarında ilgi duymaya ve yakından ilgilenmeye başladığım blog ve web dünyasına 2017 yılında önemli bir adım attım. Üniversite yıllarımda başladığım bu macerada Kocaeli Üniversitesi Endüstri Mühendisliği lisans eğitimini başarıyla tamamladıktan sonra yalnızca SEO dikeyinde değil dijital pazarlamanın tüm çalışma alanlarında doğrudan çalışma fırsatı buldum. SEO’yu yalnızca bir kariyer hedefi ve/veya son dönem trendleri ile beraber popüler olan bir çalışma alanı olarak görmüyor, danışmanlık verdiğim tüm markalarda istisnasız organik büyüme ve katma değer sağlama hedeflerine hizmet edecek detay stratejiler ile ilerliyorum. Profesyonel hayatımın dışında okumayı, izlemeyi ve yazmayı severim. Okuduklarımı ve izlediklerimi yazmak ise bana en keyif veren hobilerimdendir. Özellikle tarih, finans ve psikoloji ekseninde okumalar yapmak ve detayda ilgi duyduğum spesifik konuları yakından takip etmek benim için çok değerli. Günümün bir bölümünü mutlaka kedim Nuriye’ye ayırıyor, SEO operasyonlarına onu da dahil ediyorum.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu